[Verse 1: Veyasin & Evren Besta]
Bunu örnek alın bozulmadan tadı
Henüz varken adın bırak dudak payı
Köpekleri salın, üstümüze kalır
Köprüleri yıkın, sırra kadem basın
Ne çapın eşe dokunabilir ne de hışmı
Azınlıkta kalan hırsı olmalı ki sıra dışı başkaldırı direnişin adı
Amacına ulaşacak olacak tadı
İleriyi farket, güdümlü bir hareket
Bu diss bile yapabilir, etobur bir adamı
İyi gelecekse çıkar içindeki mermiyi
Ya seni vuracak ya da göster başka birini
Yavaşladı zaman bırakmayın şansa
Eli çabuk tutup boşaltmalı kasa
Hiç hoş değil tamam eğer varsa yalan
Ama yok ki burada insanlara tapan
[Nakarat: Evren Besta & Veyasin]
Hani nerede koruyucu meleklerin
Ara sokaklarda tutuşur eteklerin
Karar senin açılacak yara derin
Üstü kapanmasın estetiktir dikiş izin
Hani nerede koruyucu meleklerin
Ağaca asılan kadife dileklerin
Savaşmak için bir ipucu verin
Ya da uzatmadan bizi ona tarif edin
[Verse 2: Evren Besta & Veyasin]
Yüreğine dokun namlu doğrultanın
Öldürmeye soyun gözü karartanın
Anlatışı koyu lafı uzatanın
Soğuk kanı basın orada yatıştırın
Uyarı yok aslında hedef iki kaşın arası
Yolunu kaybeden için konur deli tanrısı
Sözlerini sakınanın hemen adı konur
Parazite silah versen o da meydan okur
Öfke nöbetleri geçirirsen görürsün dünyayı benim gözümle bulanık ya da körsün
Akışına bırakılan hayatların sorumlusu kaderine sahipleri kime sövsün
Sapık teoriler mağduru musunuz?
Ölü vicdanları sizde solursunuz
Masumiyet için suçlu olursunuz
Suçlu olmak için mağdur olursunuz
[Nakarat: Evren Besta & Veyasin]
Hani nerede koruyucu meleklerin
Ara sokaklarda tutuşur eteklerin
Karar senin açılacak yara derin
Üstü kapanmasın estetiktir dikiş izin
Hani nerede koruyucu meleklerin
Ağaca asılan kadife dileklerin
Savaşmak için bir ipucu verin
Ya da uzatmadan bizi ona tarif edin
[Verse 3: Veyasin & Evren Besta]
Bataklıktan bakan ifadesiz yüzü
Kabullenir buz gibi gerçeği anlatır gözü
Akıllarda kalan birkaç kemik sesi
Hatırlatır tehlikeyi, hızlandırır nefesi
Var gücüyle kovaladı serseri
Arkasında kalan ayak izleri
Takibe mahkum olur diğerleri
Geçmişe bakıp gülümsedi gözleri
(Geçmişe bakıp gülümsedi gözleri)